21 Mayıs 2016 Cumartesi

BİZİM YUNUS

     Şüphesiz kitabın ve Yunus'un hayatının en etkileyici hikayesi "Bizim Yunus Hikayesi"dir. Bu olay aynı zamanda Yunus'un hayatında dönüm noktası olmuş Yunus artık o başka Yunus olmuştur.

     Yıllarca odun taşıdıktan sonra su taşıma görevi verilen buna gücenmekle birlikte dergahta çıkan dedikoduya dayanamayan Yunus, dergahı terk eder. Dedikoduya göre Yunus Taptuk Emre'nin kızına vurulmuştur. Yunus'un canını en çok Sitare'nin üstüne bir isim duymak ve bunu derviş kardeşlerinin yapması yıkmıştır. Hala İsmail'i bulamamanın verdiği hırsla dergahtan ayrılmıştır.
     Dolanırken iki abdal görmüş ve onlarla yola devam etmiştir. Bir mağarada konaklarken iki akşam abdalla dua etmiş yemek gelmiş, abdest için su gelmiştir. Yunus bu olanlara inanamamışken abdallar üçüncü gece Yunus'un dua etmesini istemiştir. Yunus ne yapacağını bilemez halde Allah'a beni utandırma Allah'ım diye dua etmiş ve gözünü açtığında abdallar hayretle Yunus'un açtığı bereketli sofraya bakmaktadılar. Abdallar bunu görünce:
 - Kimin hatırına dua eyledin, kimin hürmetini istedin ki, sana bu nimet verildi?
 -Peki siz kimin hürmetine istersiniz ey erenler ?
 -Biz Taptuk Emre'nin kapısında yıllar ylı odun taşıyan bir yunus vardır, onun hürmetine diye dua eder, isteriz. Çok şükür her gün bize nimet gelir.
      O an Yunus beyninden vurulmuşa döner. Dergahtan ayrıldığına pişman olur.

"Kırk gün susuzluk içinde su taşırken yunup arınarak makamlardan makamlar aşmış, yıllar yılı titreyerek odun getirdiğim vakit od ile yanarak halden hale yükselmişim. Meğer Tapduk Sultan'rm bu fakiri sessiz sedasız doldurmuş da farkına varmamışım"

      Dergaha gittiğinde derviş kardeşleri onu küfürler, tekmeler ve hatta tükürüklerle karşıladılar. Ne kadar diretse de dergaha giremeyen Yunus, yaralı halde otururken Abakay Derviş ve Ana Bacı'nın sesini duyar. Ana Bacı, Taptuk Emre'nin karısıdır ve Yunus'a:
  "Fırsatı değerlendir. Kalkabilirsen hemen kalk, var dergaha. Tapduk, sabah narnazına abdest almak için çıkar. Kapı eşiğine yat boylu boyunca. Üstüne basınca bu kim diye sorar bana. Ben, 'Yunus,' derim. 'Hangi Yunus?' derse bil ki, gönlünden çıkmışsın; git buralardan. 'Bizim Yunus mu?' derse ayaklarına kapan, kendini bağışlat." der.
       Yunus koşarak dergaha gider ve eşiğe yatar. Taptuk Emre Yunus'un yüzüne basarak:
  "Bu kimdir, hatunum ?
  "Yunus'tur,efendi,Yunus'tur."
  "Bizim Yunus mu?"
       



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder